Aşk ve Doğa

Aşk, doğadadır…

Doğanın içindendir aşk ve doğadaki her şey aşkı yansıtır.

Aşkı görmek için toprağa, denize, ağaçlara, çimenlere, çiçeklere, hayvanlara bakın; güneşe, aya ve yıldızlara bakın; bulutlara, kara ve yağmura bakın.

Eğer yürekten dilerseniz, doğanın ruhunu hissetmeye çalışırsanız doğadaki sonsuz aşka tanıklık edebilirsiniz.

Doğada hiçbir şey yalnız değildir ve her şey birbirine sonsuz sadakatle bağlıdır. Ağaçlar ve çiçekler var olmak için toprağa; toprak var olmak için ise güneşe ve suya ihtiyaç duyar.

Doğadaki hiçbir şey bir diğerini üzmez, terk etmez ve hiç yalnız bırakmaz.

Doğada koşulsuz sevgi vardır. Güneş, bir çiçeğe bugün açmazsan seni sevmem demez; çiçeğin açması için onu ısıtır, çiçek güneşten aldığı sevgiyle zamanı gelince açar.

İşte bu yüzden gerçek aşk, doğadaki aşktır…

Ne şanslıyım ki doğadaki koşulsuz sevgiyi, sadakati ve aşkı hissedebiliyorum.

Bugün tam zamanı doğadaki aşkı hatırlamanın ve kutlamanın.

Doğa, seni seviyorum…

Sonsuza kadar koşulsuzca ve sadakatle seveceğim...

Duygu UZUN

Ateşböceği Yolu

   
      Ay ışığında her şey süt beyazı ve çok güzel görünüyordu. Gümüş rengi dalgalar, kıyı boyunca uzana sivri kayalar...
      Tully, tüylü bir halı gibi kalın çimenlerle kaplı bir yerde, devrilmiş, çürümeye yüz tutmuş, yosunlarla kaplı bir ağaç kütüğünün yanına oturdu.
       Kate de hemen yanı başına oturdu, o kadar yakınlardı ki dizleri birbirine değiyordu. Beraberce yıldızlarla süslenmiş gökyüzünü seyretmeye başladılar. Derenin sesi bir şarkı gibi onlara doğru akıyor, genç bir kızın kahkahasını andırıyordu. Bu öyle bir andı ki, her yer tümüyle sessiz ve sakindi; sanki rüzgar bile soğuk nefesini içine çekmiş, onları şimdiye kadar sadece her sonbaharda taşan ırmağın sıradan bir kıvrımı olan bu yerde baş başa bırakmıştı. 
      "Acaba bizim sokağın ismini kim verdi?" dedi Tully. "Ben bu sokakta hiç ateşböceği görmedim."
      "Belki de bu bir büyüdür. Burası büyülü bir sokak olabilir." Tully ona döndü. "Belki de birbirimizle arkadaş olmak için yaratıldık." 
       Kate bu fikrin gücüyle ürperdi. "Siz buraya taşınmadan önce bu yolun hiçbir yere çıkmayan sıradan bir yol olduğuna inanırdım."
      Ama artık bizim yolumuz oldu." 
     "Büyüdüğümüzde istediğimiz her yere gidebiliriz." 
     "Neresi olduğunun bir önemi yok," dedi Tully. 

S. 67-68, Kristin Hannah

Flipped

Kimilerimiz soluk, kimilerimiz parlak, kimilerimiz ise ışıl ışıldır. Ama çok nadiren rengarenk biriyle karşılaşırsın. Ve işte o zaman hiçbir şeyle kıyaslanamaz.

Flipped / 2010

Senden Önce Ben

Clark,

İşte böyle kalbimde bir iz bıraktın Clark. Komik kıyafetlerin, kötü esprilerin ve en küçük bir duygunu bile saklamak konusundaki beceriksizliğinle odamdan içeri girdiğin ilk andan itibaren bende bir iz bıraktın...

Sadece iyi yaşa Clark.

Sadece yaşa.

Sevgiyle,

Will...

                                                                                                           Senden Önce Ben / Jojo Moyes

Gökyüzünde Yıldızlar Parladıkça

"Bir yengeç yakaladım Mamie! Büyük bir tane! Kerpetenleri ve her şeyi var.""Bir yengeç mi? Oh tatlım! Onunla ne yapacaksın?"
"Mamie, gitmesine izin vereceğim. Aynı bana söylediğin gibi."
"Sana ne söyledim?"
"Eğer yardım edebiliyorsam hiçbir şeyi ya da hiç kimseyi incitmememi söyledin. Ve bir yengeç de bir şeydir."

                  Gökyüzünde Yıldızlar Parladıkça / Kristin Harmel

Böğürtlen Kışı

"Çoğu insanın sandığının aksine gerçek arkadaş, sen zor bir dönemden geçerken yanında koşan değildir. Gerçek arkadaş, kendisi mutlu değilken senin mutlu olmana sevinen -hatta mutluluğunu kutlayan- kişidir." 

                                         Böğürtlen Kışı / Sarah Jio